Kıbrıs Türk halkı yıllar boyunca Kıbrıs Adası’nda var olma, bağımsız, özgür, kendi kendini yöneten, kendi idarisi, kendi kurumları, kendi demokrasisi ile dünyada yer edinen bir halk olma adına büyük mücadeleler verdi. 1963 olaylarından sonra Kıbrıs Cumhuriyeti’nden ayrılmak zorunda bırakılan Kıbrıslı Türkler, kendi kendini yönetme adına yönetimler kurdu. Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi, Kıbrıs Türk Federe Devleti ardından 15 Kasım 1983 yılında ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin İlanı tüm dünyaya duyuruldu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin İlanı artık bir zorundalıktı. 15 Kasım 1983’te Kıbrıs Türk Federe Meclisi, kendi kaderini tayin etme hakkını kullanarak, oybirliğiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ilan edilmesine karar verdi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurucu başkanı Rauf Denktaş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluş bildirgesini okudu. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulması, aralarında Kıbrıs Cumhuriyeti ve Yunanistan’ın da bulunduğu birçok ülkenin yanı sıra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin tepkisine yol açtı.
Güvenlik Konseyi, 18 Kasım’da aldığı bir kararla bağımsızlık kararını kınadı. 13 Mayıs 1984’te de Güvenlik Konseyi 550 sayılı kararı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanını ayrılıkçı bir hareket olarak tanımladı
Uluslararası alanda siyasi olarak tanınmasa da KKTC kurumları, demokrasisi ve hukuk düzeni ile bir devlettir. KKTC, sadece Türkiye tarafından tanınmaktadır. Buna rağmen Türk Dünyası Belediyeler Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Türk Devletleri Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı gibi birçok uluslararası örgütte gözlemci üyedir.
Söyleyin onlara burası bağımsız bir Cumhuriyet’tir.
Rauf Denktaş